Neden ben affedecekmişim ki?
Bir gün bir danışanım yüreğindeki öfkeyi dindirmek isteği ile bana geldi. Ancak bu öfkeyi tetikleyen kişiyi affetmek istemiyordu. Aksi halde ona karşı savunmasız kalmaktan ve eskisi gibi onun her dediğine izin verip aynı acıları tekrar etmekten korkuyordu. Öfkesinden beslendiğini söylediğimde, öfkesinin O’nu ayakta tuttuğunu söyleyerek beni onayladı.
Birçok insan affettiği takdirde o kişi ile aynı ilişkinin içinde bulacağını zanneder kendisini. Ancak bu doğru değildir.
Affetmek ve bağışlamak affettiğiniz kişi ile aynı taviz veren ilişki içine girmenizi gerekmez.
Sadece aranızdaki duygusal enerji bağlarından kurtulursunuz. Enerjinizi boş yere tüketmezsiniz. Karşınızdaki kişiye ya da duruma negatif enerji (öfke, kızgınlık, içerleme) göndermediğiniz için yaşam enerjinizi yapıcı kullanarak daha güçlü daha hafif daha merkezinizde hissedersiniz.
O halde sadece ve sadece kendi kalbimizin hafifliği ve kendi içsel gücümüz için bağışlayalım…
“Döktüğüm yaşları bağışlıyorum.
Acıları ve aldatmaları bağışlıyorum.
İhanetleri ve yalanları bağışlıyorum.
İftiraları ve ahlaksızlıkları bağışlıyorum.
Nefreti ve zulmü bağışlıyorum.
Yüreğimi yakan darbeleri bağışlıyorum.
Yıkılan hayalleri bağışlıyorum.
Ölen umutları bağışlıyorum.
Sevgisizliği ve kıskançlığı bağışlıyorum.
Umursamazlığı ve kötü zihniyeti bağışlıyorum.
Haklılık uğruna haksızlık edenleri bağışlıyorum.
Öfkeyi ve şiddeti bağışlıyorum.
İhmalkarlığı ve unutkanlığı bağışlıyorum.
Bütün kötülükleriyle dünyayı bağışlıyorum.” Paulo Coelho
Nefes’inize emanet olun..
Neslihan Man